12/06/21

el yapımı allı pullu balo maskesi

 Eski bir arkadaş aynı zamanda uzak sayılmayacak bir akraba geldi geçen gün ev ziyaretine, bana neden hiçbir yere gitmediğimi sordu, daha hayatım hakkında hiçbir fikri olmadan... biliyorum akraba ziyaretlerine, çok değil üçüne beşine gitsem "koca arıyor" yaygarası kopacağını, herkesin kocasını hangi köşeye saklayacağını bilemez gözlerle beni süzeceğini... kan böyle bir şey, çektiği kadar çektiriyor.

Duymak istediği üç beş cümle söyledim "toparlanamadım" dedim, eskisinden daha asosyal olduğumu ilave ettim, 'bak sosyal medyada gezmek bile külfet' demeye getirdim, yalan değil bunlar tam olarak ve fakat tarihi geçmiş laflar, yedim gitti, mideme dokunsa da akrabaların dedikodu hedefi olmaktan iyi dedim, depresif deli imajı daha çok uyuyor bana, kim olduğumu hiçbiri umursamasa da...

Bu maskeyi sezmiş olsa gerek çocukluğumun maskeli bir anısını hediye etti, hatırlamak güzeldi, "o maske çok hoşuma gitmişti, birlikte bana da yapacaktık yaptık mı hatırlamıyorum" dedi, yapmamışızdır muhtemelen... ben yüksek motivasyonla iş yapıyorsam iyi iş çıkarabilirim ama bunu seri tutamıyorum, benimle ilgili müthiş anıları olan insanlar var ama bunda sürekliliği yakalayabilen çok az, verebileceklerim sınırlı benim, benden ayran gönül çıkmıyorsa yapıma pek uymadığından...

Bir de "çok değişmişsin, sokakta görsem tanımazdım, gözlerin bile farklıymış gibi" dedi, dürüstlüğünü takdir ettim, ilk kez yüzüme söylüyor biri, ben o yabancıyı her gün aynada gördüğüm için alıştım sayılır ama o minicik kız çocuğunu çok özlüyorum, kıymasaydım ona, koruyabilseydim... o tren kaçtı çoktan...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder