3/06/15

yalnızca sitem...

Soluk almak bu kadar mı zor... her hatada veya her heveste kursağımda acı, her nefeste batan ve kanatan... sırf varlığımın bile bir başkasının kamburu... sırtındaki yüklerin her birini bana yoran, en ufak kıpırtıda tepesinde zıpladığımı sanan sevgili insan, varlığımı unutturmak için nefesimi tutmaktan yoruldum; sırtında değilim, seninleyim, benim hatalarımı çekmiyorsun, benimleyken hatalarımdan etkileniyorsun, kendimi hiçbir zaman senin omuzlarına bırakmadım ama çok defa kollarına bıraktım, yönünü bana bir dönsen göreceksin kim nerde ne yapıyor, varlığımı sen yadsıyorsun ya ben yok etmek istiyorum. İnsanım ve hata yapıyorum, bazen tekrar tekrar yapıyorum her insan gibi, var olan tüm canlılar gibi yanılıyorum, bazen tekrar tekrar... kabul görmek istiyorum artık fakat bir insanın daha varlığıma dokunmasına mecalim yok, ölsem diyemiyorum öte dünya için tüm sermayemi yitirdim, üstüne dünyada asla bırakmak istemeyeceğim bir varlık edindim. biraz nefes almaya ihtiyacım var, bedenimi zayıflayıp ruhen güçlenmeye, nefes alıp enerji toplamaya ve enerjimi yüklerinden seni kurtarmak için harcamaya ihtiyacım var. sırtındakileri atıp bana şöyle bir baksan, attıkların arasında olmadığımı görsen... bana bakışında birazcık parıltı görsem ömrümce gam yemem.

3/04/15

geçmek bilmeyen kış

karlar eridi, kar soğukları güneşe inat sürüyor, sisli puslu fotoğrafların bir adım ötesinde yalnızlık alabildiğine estiriyor yine...

bu yer, bu garip şehre ancak bu kadar yakışırdı.

en sevdiğim zamanlarda bile bu şehir bu fotoğraf kadar uzak, yalnız ve fakat sıcak bir muhabbetin umudunu taşıyor.




2/27/15

ce eee

kredi kartı kampanyasından bilgisayar kazandım, şoktayım :)
ev kredisi, ev sigortası, hayat sigortası, maaş ödemesi, otomatik ödemeleri, kartı, cartı curtu derken o bilgisayarın parasını çoktan benden çıkarmış olduklarına eminim, yine de çok hoş be yaaaa... sabahtır gülümsüyorum.

oğluma netten ucuza bebek bezi aldım, sevgililer günü hediyesi kazandım, durum elbetteki manidar :)

2/24/15

hazırsan başlayalım

Eve dönüş saatleri... oğlumu çılgınlar gibi özledim, kocamı da öyle, hatta birkaç gündür görmediğim için belki haddinden fazla... onu bu kadar sevmek hiç akıllıca değil... "bensiz daha mutlu olabilir mi?" diye düşünmeden duramıyorum, onu benden daha fazla önemseyen biri olabileceğini zannetmiyorum, annesi bile benim kadar değer vermiyor zannımca, kayırmakla değer vermek ayrı şeyler çünkü, birey olmasına izin vermek de öyle... peki değer vermek mutlu etmek için yetmiyorsa ve onun kanatlarını kıranın senin varlığın olmadığından eminsen ama içten içe seni suçladığını da seziyorsan, adil olanı mı istemelisin, nefessiz kalmak pahasına ona ferah bir nefes alanı mı açmalı? ya oğlum, onun için iyi olan hangisi peki? kocamı seviyorum, bizsiz mutlu olabileceğine de zerre kadar inanmıyorum, huzur bizden uzakta değil ama aşılması gerekenler var, huzur bozucu onca etkenden kendimi ve ailemi korumam gerek, bunu dünyada en çok sevdiğim iki adam için yapmalıyım.

Küçük adam sana bakınca dünya tüm karmaşıklığını yitiriyor, senin için dünyaya kafa tutmaya hazır mıyım ben?

2/13/15

dön dur.

Bir zamanlar her şeyin değişebileceğine inanırdım, dünyayı değiştirebileceğimi bile düşünürdüm, halen dünyanın değişeceğine inancım tam fakat eminim ki onu değiştiren ben olmayacağım, eşimi ya da kanepenin yerini bile değiştiren ben olmayacağım muhtemelen, pasivize olmak ömrümün belki sadece bu dilimine mahsustur pek bunu kestirebildiğim söyleyenemez, tek bildiğim üzerimdeki yılgınlık...

Bebeğim için umutlarımın çöp olması düşüncesine katlanamıyorum, onun için yeterince güç toplayabilecek miyim zamanla? Yanında dimdik bir duruşu tanımazsa kendi ayakları üstünde nasıl durur?

Oğluma sımsıkı sarılıp gözümü tüm dünyaya kapamak istiyorum, babası ikimizi birden sarıncaya kadar da açmak istemiyorum gözlerimi...


2/09/15

kar kış kıyamet

Yavrumun rızkı mı dar, talihi mi yok, o güzelim gözleri neler görecek?...Bizi neler bekliyor öğrenmek istemiyorum, korkuyorum hem de çok...Çığlık atmamak için kendimi zor tutuyorum.

Nefes alamıyorum, bir bağırsam, şöyle kuvvetli bir çığlık, daha güçlü olmamı sağlar mı?


2/03/15

tipi tip

Bebeğim emeklemek için tırmalıyor -mecazen demiyorum bunu cidden- koltuklara geçiriyor tırnaklarını ama minicik parmaklarını acıtmak dışında pek ilerleme kaydettiği söylenemez.

Normalde sabahları gözlerimin içine bakıyor, yüzüme dokunuyor, gülümsersem müthiş bir coşkuyla karşılık veriyor, çoğunlukla uzun uzun bakışıyoruz öyle... Yalnız son iki gündür tırmalama sesleriyle uyanıyorum, kolçaktaki telefonuma ulaşmaya çabalıyor, tırmalamak ama ne tırmalamak eller kollar yüzer gibi çırpınıyor sonra pençelerini geçiriyor kanepeye, tırnaklarını kopartacak diye ödüm kopuyor, pek canını sakınan bir çocuk değil zaten...

Habire oğlum için bir şeyler almak istiyorum, suçluluk hissiyle değil de çılgıncasına "aman geç kalınmasın, eksik bırakmayım" güdüsüyle, saçma farkındayım.

Geceleri üstünü açıyor, annemi terslediğim zamanları hatırlıyorum, o da tepiniyor ben örttükçe, annemin abimle ilgili hayal kırıklıklarını görüp kendi adıma kaygılanıyorum, çok umut bağlamamaya çalışıyorum oğluma, sabahları o gözümün içine içine bakarken peşinen alıyorum ya ben alacağımı diyorum, daha  ne olsun? Sağlık olsun, güzellik olsun, huzur olsun inşallah...

1/22/15

salla gitsin

Sinir stres dolu bir gün, işim azaldı diye kaygılıyım, yeni amirimden yana da kaygılarım var, kilolarımdan  kaygım kifayetsiz... mutlu bir topluluğun üyesi olmak istiyorum artık yahu, işteyken dışlanmış hissediyorum evdeyken ötelenmiş, akrabaların yanında yabancı, oğlumun yanında suçlu... beni affet dünya, senin her bir köşende eğreti kalıyorum. samimiyet duygumu yitirdiğimi hissediyorum bazen, bunca insan beni boşuna öteliyor olamaz değil mi? üfff yine kendimi suçluyorum elalemin savunmasını üstüme alınıp...yazmanın beni dünyadan soyutlayan havasını solumak varken, nefesimi tutmuş dünya meşgalelerine batıyorum iş mi bu...

Annemin abimden yana kırgınlıkları, hayal kırıklığı aklıma gelince oğluma bile şüpheyle bakıyorum. Bu onu deliler gibi sevmeme engel olmuyor elbette... Aşk varsa bende akıl fikir yok.