3/28/22

maksat, havamız değişsin

"Göğe bakalım" bile diyemiyorduk, kara bulutlar tehditkar şimşekleri eşliğinde gözbebeğimizi yaşla doldurur korkusuyla... Şükür ki buralarda hava yürünebilecek kıvama geldi.

"Bunca soğuk çektik kışı yumuşacık geçen böyle bir şehirde, dağlardaki kar kalkmadı, yaz ne kadar sıcak olabilir ki?" derken yüzümde donan gülümsemeyle terlemeye başlıyorum ve "eylül bu kadar sıcakken kış ne kadar soğuk olabilir ki?" dediğimi hatırlıyorum, en büyük önyargıyı havaya karşı takınıyorum galiba...

"Değişiklik olsun" diye diye külahları değişmeye ramak kaldı, bakalım nereye varacak bu havalar... oğlum habire sıkılıyor aksine ben koltuktan kopsam çığ düşecekmişçesine yapışıyorum kahve, çekirdek, çayla harç yapıp sağlamlıyorum yerimi...

Portakallar çiçek vermeden festivalini yapıyorlar bu aralar, güneşi özleyen gelmiş, neyse ki yağan o kadar yağmurun ardından seyhan nehri dolu dolu akıyor.

2 yorum:

  1. hadi geliyo bahar az kaldı, portakal kabuğu reçeli var bir de ne güzel yaa :)

    YanıtlaSil
  2. Bizim portakalların kabuğu ince diye turunç kabuğundan yaptım bu sene, daha güzel oldu :)

    YanıtlaSil