11/22/21

güzelim pazartesi

Ankara'dan oğlum geldi, evde bir bayram havası... Bu kadar fazla bağlanmış olmak korkutuyor, ya uçması gerektiği yerde ve zamanda kanatlarına takılan ben olursam diyorum, ya uçamazsa, uçmayı bilmez ve istemezse, kanatları olsa da uçacak ruhu olmazsa... endişeler yersiz ve zamansız... bana da benzese babasına da, uçmak konusunda kendi yolunu bulacaktır diye umutluyum aslında...

Eski, artık her gelişinde ve gidişinde gözetmenler eşliğinde hareket ediyor... önceden kızar köpürürdü, izmir'e asla birilerinin eşliğinde gitmedi zira... hayat değiştiriyor demek ki, neyse artık... elindekine sahip çıkan birini bulması iyidir herhalde, oğlumu olmadık bir tiple muhatap edecek diye endişeliydim, buna şükretmek gerek... hem benim güvenim anlamsızdı, onun gibi biri için böylesi doğru olan...

Ben eskinin defterini dürmek için habire duygularımla cebelleşiyorken, çok çok daha eskilerden bir defterin yırtık dalgasında bir not düştü önüme, inanamadım, herhangi tepki vermek için isteksiz ve yorgunum... ha şayet fiziksel olarak yakınımda olsaydı bu muhterem, okkalı bir tokat atmak isterdim o ayrı... şiddetten de eskilerden de uzak durmak en iyisi tabi ki...

Bahar havasındaki kışın tadını çıkarıyorum... işi kolayladım, yetkili kişi olmayınca ilerleyemiyorum, yarın bugünden yoğun olacak belli ki... pazartesi bulunan vaktin tadı ayrı güzel... bir de kahve olsa şimdi, mis...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder